Previous Page  18-19 / 64 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 18-19 / 64 Next Page
Page Background

Çocuğun Okula Hazırlanmasında Ailelere

Düşen Görevler Nelerdir?

Çocuklar bilmedikleri şeylerden korkarlar. Bu nedenle çocuğunuza okul hakkında önceden

bilgi verin. Böylece çocuğunuz okuldan daha az korkacaktır.

Okul açılmadan önce okul, öğretmeni ve arkadaşları tanıdık olursa okula uyum sağlaması

daha kolaylaşacaktır. Örneğin anaokuldaki arkadaşlarıyla birlikte ilkokula başlaması uyum

sorunlarını azaltacaktır.

Çocuğunuza okulda neler yaşayacağını anlatırken, sadece eğlenceli ve güzel taraflarını

anlatmayınız. Zaman zaman zorluklar yaşayabileceğini ve bunların üstesinden birlikte gele-

ceğinizi bilmelidir.

Çocuğunuzun okula nasıl gideceği ile ilgili alıştırmalar yapınız. Önceleri okula siz götürebi-

lirsiniz. Bununla birlikte bir süre sonra tek başına gitmesi gerekebileceğini bilmelidir.

Çocuğunuza adres ve telefon numaranızı öğretiniz. Acil durumlarda ne yapması gerektiğini

önceden konuşunuz.

Okulun ilk günü hem ebeveyn, hem de çocuk açısından çok önemli bir dönüm noktasıdır.

Unutmayın ki

sizin kaygınız ona bulaşabilir ve bu nedenle o da kaygılanabilir. Siz keyifli

olursanız o da bu tecrübeyi keyifli bir anı olarak hatırlayacaktır.

Çocuğunuzun okula zamanında önce başlamasıyla bazı ruhsal ve bilişsel problemlerin ortaya

çıkma olasılığı da artmaktadır. Bu sorunlar için zamanında önlem alınmazsa ileride daha

büyük zorluklarla karşılaşılabilmektedir. Bu zorluklardan bazıları:

Ayrılık Anksiyetesi Bozukluğu:

Temel bağlanma figürlerinden (genellikle ebeveynden) ayrılmaya karşı gösterilen aşırı korku

ve kaygıyla karakterizedir. Bu korku nedeniyle çocuk okula gitmek istemez. Ayrılık yaşandı-

ğında ağlama, inatlaşma gibi sorunlar yaşanır. Bununla birlikte baş ağrısı, bulantı-kusma,

karın ağrıları da görülebilir. Bu belirtiler ebeveynle tekrar buluşulduğunda tamamen kaybo-

lur.

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu:

Kalıcı ve sürekli olan dikkat süresinin kısalığı, engellemeye yönelik denetim eksikliği nede-

niyle davranışlarda ya da bilişte ortaya çıkan ataklık ve huzursuzluktur. Bunun sonucu olarak

çocukta gelişimsel olarak uygunsuz dikkatsizlik ya da aşırı hareketlilik ve ataklık vardır.

Genellikle öğretmenler tarafından yerinde oturamayan, dersi dinleyemeyen, çok konuşan

çocuklar olarak tanımlanırlar.

Öğrenme Bozuklukları:

Zekası normal ya da normalin üstünde bireylerin, standart testlerde, yaş,

zeka düzeyi ve aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda, okuma, mate-

matik ve yazılı anlatımının beklenenin önemli ölçüde altında olmasıyla

tanısı konulan bir bozukluktur. Hastalar okumayı geç sökme, harfleri karış-

tırma, ezber ve dikkat sorunları ile başvurmaktadır. Genellikle kolay öğrenip

kolay unutan çocuklardır.

Zeka Geriliği:

Günlük yaşama uymada ve bilişsel işlevlerde 18 yaşından önce başlayan

gerilik olarak adlandırılabilir. Kendi yaşı için beklenen iletişim, özbakım, ev

yaşamı, toplumsal/kişilerarası beceriler, toplumun sağladığı olanakları

kullanma, kendi kendini yönetip yönlendirme, eğitimle ilgili işlevsel beceri-

ler, iş, boş zamanları, sağlık ve güvenlikle ilgili becerileri yerine getirmede

zorlukları vardır. Aileler ve öğretmenler tarafından öğrenmede zorluk şika-

yetiyle çocuk psikiyatristlerine yönlendirilir.

Uyum Bozukluğu:

Gösterilebilir psikososyal stres etkeni ya da etkenlerine tepki olarak klinik

açıdan belirgin duygusal ya da davranışsal belirtilerin gelişimidir. Okula

başlama belirgin bir stres etkeni olarak bu duruma neden olabilir. Çocuklar-

da sinirlilik, inatçılık, mutsuzluk, okula gitmek istememe, umutsuzluk, anne-

den ayrılmada sorunlar, korkular, davranım bozukluklarıyla kendini göstere-

bilir.

Çocuk okula başladığında bu sorunlardan

herhangi biri görüldüğü takdirde aileler

çocuk psikiyatrisine başvurmalı ve gerekli

yardımı almalıdır.

18

19