Background Image
Previous Page  9 / 64 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 9 / 64 Next Page
Page Background

İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özellik konuş-

ma yeteneğidir. Lisan ve konuşma eylemi insan beyni-

nin en üst düzey fonksiyonudur. Lisan; söylenileni an-

lama, cümleler kurma kapasitesi, düşünce ve fikirlerin

söz, yazı, şekil, jest, mimik ve hareketlerle anlama

ve anlatma yeteneğidir. Konuşma; düşüncele-

rin, artikülasyon sistemi adını verdiğimiz dil,

dudak dişler, damak gibi ağız içi organlarını

kullanarak seslendirilip ifade edilmesidir.

Gerek lisan gerekse konuşma, sinir ve

kas sisteminin koordineli çalışa-

rak ürettikleri insanın duygu ve

düşüncelerini ifade edebildiği en

önemli beyin fonksiyonudur. Bu

yeteneğin kazanılması için normal

gelişim gösteren beyin ve kas

sistemleri ve uyarıcı bir

çevreye ihtiyaç

vardır.

Çocukta Dil (Lisan) ve

Konuşma Gelişimi:

Çocukta lisan ve konuşma-

nın gelişebilmesi için duyu, motor, psikomotor, en-

telektüel gelişimin normal düzeyde olması gerekir.

Bu gelişim özelliklerinden bir veya bir kaçının eksik

olması lisan ve konuşmanın geri kalmasına neden

olur.

Duyu Gelişimi (Sensör Gelişim):

Çocuğun

lisan ve konuşma gelişimi için işitme duyusunun

normal olması şarttır. Çocuk , anne karnında

yedinci aydan sonra işitsel uyarıları algılamaya

başlar. Doğar doğmaz sese karşı tepkiler oluşur. Bu

dönemden itibaren konuşma ve lisanı öğrenme için

işitsel uyarılara gereksinim vardır. Çevresel sesler,

çocuğun çıkardığı içgüdüsel sesler (Babbling-agula-

ma) sesleri tanımanın birinci ve en önemli basa-

mağıdır. Konuşmayı öğrenme süreci bebek hayata

gelir gelmez başlamaktadır. Bebeğin işitmesindeki

hafif bir işitme kaybı bile, dil ve konuşma gelişimi

için önemli bir engel teşkil eder. Ülkemizde 2004

yılında başlattığımız Yenidoğan İşitme Taraması uy-

gulamaları çocuklarımızın işitme sorunlarını doğar

doğmaz tespit etmekte ve gerekli tedavi ve rehabi-

litasyon programlarının doğumdan sonraki üçüncü

aydan itibaren başlanmasına olanak sağlamaktadır.

Dil ve konuşma gelişimi için görme duyusunun da

önemli olduğunu belirtmek gerekir. İşitme duyusu

kadar olmasa da görme duyusu da lisanın kavranıp

öğrenilebilmesi için önemli bir yere sahiptir. İşit-

meleri normal olduğu halde görme duyusu yeterli

olmayan çocuklarda önemli lisan ve konuşma gecik-

meleri gözlenmektedir.

Motor Gelişim:

Bebek doğar doğmaz kas

iskelet sisteminin hareket özelliği mevcut olsa da

yaş ilerledikçe her gün farklı gelişimsel özellikler

kazanır. İki ay civarında başını tutmaya, altı aylık-

ken desteksiz oturmaya 8-9 aylıkken emeklemeye,

bir yaş civarında desteksiz ayağa kalkarak yürüme-

ye başlar. Büyüdükçe çocuğun kazanmış olduğu

bu yeteneklere motor (hareket) gelişim adı verilir.

Bu safhadaki gelişim gerilikleri de konuşmanın

gecikmesinin nedenlerinden birisi olabilir. Lisan ve

konuşma yeteneği çok ince, dil, dudak, yumuşak

damak hareketleri gerektirir. Çocuklarda meydana

gelen motor gelişim geriliklerinin dikkatle izlen-

mesi ve diğer fonksiyonlara etkisinin önlenmesi de

önemlidir. Özellikle sağ-sol el ince motor beceri

özelliği dil gelişimine yansıyacak olan en önemli

fonksiyonlardan birisidir. El dominansı ile beyindeki

lisan işlem merkezleri arasında çok sıkı bir ilişki

mevcuttur. 3-4 yaşına geldiği halde her iki elinde

de tutma, kavrama gibi ince hareketlerin oluşmadı-

ğı çocuklarda konuşma gelişim geriliklerine sıklıkla

rastlanmaktadır. Ayrıca çocukta sol el sağ elden

daha başarılı bir ince motor beceri kazanmışsa,

kesinlikle sağ elini kullanmaya zorlanmamalıdır. Bu

9