Akut Farenjit:
Genellikle enfeksiyöz (mikrobik) nedenlerle oluşan, ani gelişen iltihap-
lanmalardır. Tek başına farenjit şeklinde görülmesi enderdir. Genellikle bir üst solunum yolu
enfeksiyonunun bir parçası olarak, diğer enfeksiyonlarla (sinüzit, larenjit, bronşit gibi ) birlik-
tedir. Neden çoğu hastada virütiktir; grip ya da soğuk algınlığına neden olan virüsler, herpes
virüsü (uçuk virüsü), enfeksiyöz mononükleoz (öpücük hastalığı) akut farenjite neden olabilir.
Öksürük ya da hapşırıkla havaya saçılan virüs ve bakterilerin yanı sıra, mikroplu bir yüzeye
ağız ya da burunun teması sonucu mikropların alınması ile farenjit oluşabilir. Bakteriyel olan-
larda ise en sık görülen mikrop ‘beta’ olarak bilinen beta hemolitik streptokoklardır. Kışın,
nemli havalarda ve vücut direncinin düştüğü durumlarda daha sık görülür. Okul ve toplu
yaşanan yerlerde kişiden kişiye yayılabilir. Aynı zamanda; kızamık, kızıl, grip gibi sık görülen
veya tifo, çiçek gibi ender görülen hastalıkların başlangıç dönemini de oluşturabilir. Ender
olarak, bölgesel tahriş, sıcak ve yakıcı maddelerin içimi, yabancı cisimlerin tahrişi sonucu da
farenjit oluşabilir.
Hafif geçirilen farenjitte hastaların özellikle yutarken olan boğaz ağrısı, bazen kulak ağrısı,
lenf bezlerinde büyüme ve ağrı, hafif ateş, boğazında kızarıklık ve şişlik olmaktadır. Daha
ciddi farenjit olan hastalarda ise yüksek ateş, belirgin halsizlik-düşkünlük, yumuşak damak
ve küçük dilde şişme, boğazda beyaz-sarı birikimler görülebilir. Bu durumda farenjit gırtlak
bölgesine doğru da yayılıp enfeksiyonun kana karışması (septisemi), apseler oluşturması ve
hatta kalp, böbrek gibi başka organları etkilemesi de söz konusu olabilmektedir. Bu noktada
önemli olan farenjit nedeninin belirlenebilmesidir. 5 yaş altındaki çocuklarda genellikle vi-
rüsler neden olmaktadır. Tanı koyarken hastanın boğaz ağrısı yanında eşlik eden şikayetleri
(göz de kızarıklık, burun akıntısı, ses kısıklığı, ishal) virüslerle mi yoksa bakterilerle mi farenjit
oluştuğu yardımcı olmaktadır. Muayene ile beraber boğaz kültürü ve tam kan sayımı da bu
ayırımın yapılmasında yardımcı olur.
Farenjitin neden oluştuğunun saptanması tedavi için önemlidir. Çoğu hastada (viral olan)
hastalık 3-7 günde kendiliğinden iyileşir. İstirahat, sulu gıda, gargara ve kısa süreli ağrı kesi-
cilerin kullanılması çoğunlukla yeterlidir. Daha az sıklıkla görülen, bakteriyel olarak başlayan
veya sonradan bakteriyel enfeksiyon gelişen hastalarda iyileşme süresi uzar ve hatta 10 günü
aşabilir. Bu durumda da tedaviye antibiyotik de eklenmektedir. Bakteriyel bir iltihap söz ko-
nusu olmadıkça, antibiyotik almak virüs nedeniyle kaynaklanan boğaz ağrısını iyileştirmeye
yardımcı olmaz.
Kronik Farenjit:
Müzmin farenjit olarak da bilinir. Bu hastalarda mikrobik nedenler çok
daha az görülmekte, çevresel veya hastaya bağlı nedenler daha ön plandadır. Tekrarlayan akut
farenjitler, frengi, verem, cüzzam ve bazı kronik romatizmal hastalıklar da kronik faranjite yol
açabilmektedir.
Kronik farenjiti olan hastaların boğazda rahatsızlık hissi, sürekli boğaz temizleme alışkanlığı,
inatçı ve kuru öksürük, seste yorulma, boğazda kuruluk şikayetleri tipiktir. Hastalar boğazını
temizleyerek rahatlayacakları hissine kapılırlar ve sürekli temizleme hareketi yaparlar. Ancak
48




