TESTİS MUAYENESİ
Testis cildine skrotum denir. Skrotumda testis yapısı bulunmaya-
bilir. Bu geçici veya gerçek inmemiş testisi gösterir. İki durumun
birbirinden ayırt edilmesi gereklidir.
Testisler her iki elin parmaklarıyla dikkatli bir şekilde palpe edil-
melidir.Çoğunlukla testislerin boyutu ve seviyesi aynı olmaz. Ge-
nellikle bir testis diğerine göre daha büyük olur ve daha aşağıda
yer alır ki bu durum normaldir. Testiste ele gelen sertlik ve bera-
berinde düzensizlik aksi ispat edilene dek kötü huylu bir tümör
olarak kabul edilmelidir. Tümörler sıklıkla düzgün yüzeylidir.
Özellikle genç erkeklerde en sık görülen tümörlerdendir. Muaye-
ne sırasında testis tümörlerinin büyük çoğunluğu şüphe uyandı-
rır. Ayırıcı tanıları gerek kan tahlilleri gerekse görüntüleme yön-
temleri ile yapılmalıdır.
Testisin arka kısmında sperm kanallarını içeren epididim adı ve-
rilen bir yapı ele gelmesi normaldir. Elle muayene sırasında bazen
oldukça sıkı bir şekilde yapışık bazen de az çok serbest bir olu-
şumdur. Epididim infekte olduğu dönemde elle muayenede tes-
tisten ayırt edilemeyebilir. Böyle bir dönemde aşırı hassas olabilir.
Testis üzerinde testise gelen damarları, sinirleri ve sperm kanalını
ihtiva eden spermatik kordon adı verilen tübüler yapı bulunur.
Spermatik kordon muayenesinde venöz damarlarda genişleme
olup olmadığına ve sperm kanalının mevcut olup olmadığına ba-
kılır. Genç yaşlarda sperm sayısı ve hareketliliğinde önemli so-
runlara sebep olabilen varikosel hastalığı yatar pozisyonda tespit
edilemez. Hasta ayakta bir süre bekletildikten sonra testisin da-
marları yavaşça dolmaya başlar ve bu damarlarda varisleşme olup
olmadığı muayene ile anlaşılabilir. Varikosel muayenesi sonrasın-
da hasta tekrar yatırılarak spermatik kordonda şişlik olup olma-
dığına bakılır.
Son olarak erkek ürogenital sistemde uygun yaştaki hastalarda prostat muayenesi yapılmalıdır.
Hasta yan yatar pozisyonda yada tercihen dizlerinin üstünde öne eğilmiş pozisyonda kaygan-
laştırıcılı bir krem yada jel kullanılarak işaret parmağı anüs içerisinden rektuma ilerletilerek
prostata ulaşılır. Rektumun (kalın bağırsağın son kısmı) ön yüzünde yer alan prostat dokusu
parmakla öne bastırılarak hissedilir. Bu muayeneye rektal tuşe adı verilir. Prostatın kıvamı; cin-
sel birleşmenin seyrek olduğu veya normal olduğunda yumuşak kıvamda, kronik infeksiyonda
veya ilerlemiş kanser varlığında taş sertliğindedir. Rektal tuşe prostat kanserinin tespiti için ha-
len kıymetli bir muayenedir. Prostat kanserinin büyük çoğunluğu prostatın arka yüzeyindeki
kapsülünde meydana gelir ve parmakla hissedilir. Prostat kanseri teşhisi dışında prostatta iyi
huylu büyüme ya da iltihap olup olmadığı parmakla rektal muayene sırasında tespit edilebilir.
PROSTAT MUAYENESİ
53




