Background Image
Previous Page  36 / 64 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 36 / 64 Next Page
Page Background

yöntemidir. Bununla beraber bilgisayarlı tomog-

rafide radyasyon kullanılarak incelemenin gerçek-

leştirilmesi en önemli dezavantajıdır. Son yıllarda

geliştirilen yeni sistemlerle görüntü kalitesinden

ödün verilmeden düşük doz bilgisayarlı tomografi

tekniği ile akciğer hastalıklarının taraması ve erken

tanısı yapılabilir hale gelmiştir. Akciğer hastalıkları

içinde bilinen en önemli olanı ve hayatı tehdit ede-

ni ise akciğer kanseridir.

Akciğer Kanserinin

Sıklığı ve Nedenleri

Akciğer kanseri, hızlı ilerleyen kanser türleri ara-

sında erkeklerde birinci, kadınlarda ise ikinci sıklık-

ta görülmektedir. Akciğer kanserinin oluşumunda

kişisel ve çevresel faktörler etkili olmaktadır. Kan-

ser oluşumunda % 80 etkili olan çevresel faktör-

ler arasında sigara içimi en önemli yeri tutarken

genetik yatkınlık ise kişisel faktörlerde ön planda

yer almaktadır.

Çevresel faktörlerde sigaranın yanı sıra sanayi ge-

lişmesine bağlı olarak kullanımı artan asbest, ben-

zen, krom, nikel, kadminyum gibi metaller, vinil

klorür, arsenik, ultraviyole ışınları etkili olabilmek-

tedir.

Sigaranın Akciğer

Kanseri ile İlişkisi

Akciğer kanserin çevresel nedenleri arasında

en önemlisi şüphesiz ki sigara içilmesidir. Si-

gara içenlerde başta akciğer kanseri olmak

üzere birçok kanser türü gelişiminin arttığı

bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu ça-

lışmalarda sigara içen ve içmeyen

kişiler yıllar boyunca izlenmiş

ve bu kişilerde akciğer kan-

seri gelişme sıklığı ayrıntılı

olarak araştırılmıştır. Sigara

ile akciğer kanseri arasında-

ki ilişki son 50-60 yıldan

beri bilinmektedir. Yapılan

pek çok çalışmada akciğer

kanserlerinin % 85-90 ne-

deninin sigara olduğu ve

sigaranın akciğer kanser riskini 5 kat ile 15 kat ara-

sında artırdığı ortaya konulmuştur. Akciğer kan-

seri meydana gelmesi bakımından sigara içmeye

başlama yaşı, toplam sigara içme süresi ve günde

içilen sigara sayısı gibi faktörlerde rol oynamakta-

dır. Sigaraya ne kadar erken yaşta başlanmışsa, ne

kadar uzun süreden beri ve ne kadar fazla sayıda

içiliyorsa risk o kadar artmaktadır. Bununla beraber

oluşan risk, sigaranın bırakılması ile azalmaktadır.

Akciğer kanseri insanlarda görülen kanserler ara-

sında en hızlı seyreden türlerden birisidir. Bugün-

kü olanaklar ile ileri dönemde saptanmış akciğer

kanserli kişilerde ne yazık ki tedaviye yeterli yanıt

alınamamaktadır. Ancak, erken dönemde saptan-

mış akciğer kanserlerinde hastaların tedaviden

yararlanma olasılığı belirgin derecede artabilmek-

tedir. Bu nedenle akciğer kanserinde erken tanı

konulması çok önem taşımaktadır. Akciğer kanse-

rine yol açabilen etkenlerden olabildiğince korun-

makta önem taşımakta olup en etkili yolu sigara

içilmemesi ve sigara dumanı bulunan ortamlardan

uzak durulmasıdır. Birçok ülkede bu yönde yasal

düzenlemeler yapılmış ve etkili bir şekilde uygu-

lanmaktadır.

Sigara ile akciğer kanseri arasındaki ilişki sigara du-

manından pasif olarak etkilenen kişiler için de

söz konusudur. Kendisi sigara içmediği halde

çevredeki diğer kişilerin içtiği sigaradan kay-

naklanan dumanı soluyan kişilerde de akciğer

kanser riskinin 2 kat ile 5 kat arası yükseldiği

bildirilmektedir.

Birçok akciğer kanseri akciğerlerde kü-

çük bir nodül (leke) şeklinde baş-

lamakta olup bu düzeyde iken

akciğer filmleri ile saptanması

son derece zor olmaktadır.

Oysa akciğer tomografileri

ile nodüller 3-4 mm. dü-

zeylerinde iken bile tespit

edilebilmektedir. Bu da

tarama amaçlı akciğer to-

mografilerinin önemini or-

taya çıkarmaktadır.

36