Previous Page  46-47 / 64 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 46-47 / 64 Next Page
Page Background

Bir veya iki kez normal saptanan kolonoskopi incelemesi, kolorektal kansere karşı ömür boyu

korumanın ipucunu verebilir. Kansere bağlı ölümlerinin önlenmesinde kolonoskopinin etkinliği

çok önemlidir. Kolorektal kanserin erken saptanması, ölüm riskini, kalın barsağın son kısmındaki

kanserlerinde yaklaşık % 80 ve kalın barsağın başlangıç kısmındaki kanserlerinde ise en az% 40

ile% 60 arasında azalmayı sağlar.

Kolonoskopi öncesinde

hastanın var olan diğer hasta-

lıklar ve kullandıkları ilaçlar çok

iyi değerlendirilmelidir. Gere-

kirse bu hastalıklara ait bölüm-

lere danışılarak riskleri ve

öncesi alınacak tedbirler göz

önünde bulundurmalıdır. Kardi-

yoloji, gögüs hastalıkları ve

aneztezi bölümleri ile yakın

ilişkilerde bulunulmalıdır. Kul-

landığı tansiyon, kalp, şeker

ilaçları, kan sulandırıcı ilaçlar ve

göğüs hastalıkları için kullanı-

lan ilaçlar ayrıntılı olarak

değerlendirilmelidir.

Kolonoskopinin Önemi ve Kanser

Kanser dâhil birçok bağırsak hastalığının teşhisinde ve tedavisinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Tarama

amacı yapılıyor olmasının yanında diğer tetkikler sırasında saptanan lezyonların doğrulanması, boyut veya

lokalizasyondan bağımsız olarak en iyi kanser öncüsü kolorektal poliplerin (kalın bağırsak duvarından köken

alan, bazı tipleri kansere dönüşebilen oluşumlar) yönetiminde tercih edilen yaklaşımdır. Çünkü cerrahi reze-

ksiyon kolonoskopi ile karşılaştırıldığında daha yüksek mortalite ve maliyete sahiptir. Kolonoskopi esnasında

kanser ya da kansere dönüşme potansiyeli olan lezyonlar rahatlıkla saptanabilir, eş zamanlı biyopsi alınarak

kesin doku tanısı sağlanabilir. Kolonoskopi, kolorektal kanser için orta ve yüksek riskli popülasyonların tara-

masında kullanılan birincil yöntemdir. Bununla birlikte, mevcut modalitelerin herhangi birinin taranması

tercih edilir. Ayrıca ülserler, iltihaplı alanlar, tümörler, damarsal lezyonlar, darlıkların tanısının konulabilmesi

için de yardımcıdır. Tarif edilen lezyonların hem gereğinde biyopsi ile tanısı hem de tedavi işlemleri kolo-

noskopi seansı sırasında yapılabilir. Bu hastalıkların takibinde de rutin olarak da kullanılır. Kolonoskopi

esnasında kanayan bir damar varsa endoskopik yöntemlerle durdurularak kanamaya bağlı ölüm riski ortadan

kaldırılabilir. Eğer kalın bağırsakta bir darlık varsa, darlık bölgesi kolonoskopi esnasında balonla genişletile-

bilir ya da bu bölgeye stent takılabilir.

Kolonoskopi planlanan hastaya

doktoru tarafından işlem ayrıntılı

olarak anlatılmalıdır. İşlemin

yapılma gerekçeleri, varsa

alternatif testleri, işlem öncesi

kolon hazırlık diyeti (posasız

diyet), bol su içmesi ve müsil

ilacını nasıl kullanacağı hastaya

yeterli zaman ayırarak anlatılma-

lıdır. İşlem sırasında biyopsi

alınması veya tedavi amaçlı

girişimsel işlemler belirtilmelidir.

Kolonoskopinin dezavantajları

arasında kapsamlı bağırsak

temizliği ve 2-3 gün süren sıkı

diyet ihtiyacı, diğer tarama

testlerine göre daha yüksek

delinme riski, zatürre riski

(özellikle işlem derin anestezi

altında yapıldığı zaman), küçük

olasılıklı dalak yaralanması riski

ve diğer tarama testleri ile

karşılaştırıldığında daha yüksek

işlem sonu kanama riski gibi

komplikasyonlara sahiptir.

Tüm kalın bağırsakların incelenmesine ve polipler-

in çıkarılmasına izin veren en kapsamlı işlemdir.

Kolonoskopi ayrıca diğer testlerden pozitif bulgu-

ları doğrulamak ve etkinliğini değerlendirmek için

mevcut işlemler arasında altın standart olarak

kabul edilmektedir.

KOLONOSKOP

Kolonoskop, ucunda ışık kaynağı ve kamera olan,

sıvı alıp-vermeye ve içinden bazı kesici- toplayıcı

sistemlerin geçebildiği, esnek bir görüntüleme

cihazıdır. Kolonoskop çapı yaklaşık 15- 20 mm,

uzunluğu ise 140-160 cm’dir. Kolonoskopi cihazı

kalın bağırsağın tamamını ve ince bağırsağın

son15-25cm ile sınırlı bir kesimini görüntülenme-

sidir. Son 50 yılda artan sıklıkla yapılan kolonoskopi

işlemine ait tecrübe ve biriken veriler kolon kanser-

inde önemli yeri olduğunu göstermiştir. İleri

teknoloji gelişmelerle birlikte; HD monitör, FICE,

NBI denilen ışık dalga boyunu değiştiren yöntem-

ler, değişik boyama yöntemleri ve büyütme gibi

fonksiyonları da kolonoskopi cihazına eklenmiştir.

Kanserle HPV ilişkisinin görülmesi aşı ile ilgili

çalışmaları da beraberinde getirmiştir. Tehlikeli

HPV tiplerinin tespit edilmesi ile bunlara karşı aşı

geliştirilmesi mümkün olmuştur.

KOLONOSKOPİ

Kolorektal

Kanserlerde

Erken Tanı ve Tedavi

Kolorektal kanserler önlenebilir

kanserlerin başında yer almaktadır.

Kolorektal kanser taraması, daha

önce kanser veya kanser öncüsü(p-

rekanseröz) lezyon öyküsü olmayan

ve hatta hiçbir yakınması olmayan

kişilerde erken evre kolorektal

kanserleri ve prekanseröz lezyonları

saptama işlemidir. Bu nedenle,

kolorektal kanser taramasının

amacı kanserin erken, tedavi

edilebilir bir aşamada tespit

edilmesi ve kolaylıkla tedavi edilebil-

mesidir.

Kolorektal kanserden ölüm, erken

tanı koyarak ve kanser öncüsü

olabilecek poliplerin çıkarılması

(polipektomi) yöntemiyle ile azaltı-

labilir. Bu sayede son 10 yılda

kolorektal kanser sıklığında anlamlı

bir azalma olduğundan bahsedil-

mektedir.

Kolorektal kanserinde erken tanı

ve tedavisi yüz güldürücüdür.

Risk gruplarına göre mutlak tarama

testleri yapılmalıdır. Genellikle

45-50 yaşlarda tarama yapılmakla

birlikte bu sınır 40 yaşa kadar

çekilmektedir. En sık test olarak

gaitada gizli kan bakılmasının

yanında en etkili tarama metodu

kolonoskopidir. Yeni tarama metod-

ları da geliştirilmekte olup en fazla

umut veren dışkıda DNA testi ve

gaitada fekal immünkimyasal test

ile tarama yapılabilmektedir.

46

47