Mevsimsel beslenme değişiklikleri, bazı mide hastalıklarının görülme sıklığını etkileyebilir.
Kış aylarında vücut ağırlığı ve diyetteki yağ miktarının artmasına bağlı olarak reflü sıklığının
arttığını gösteren çalışmalar bulunmaktadır. Çiğ sebze ve meyve tüketiminin artması, asitli
içecekler, alkol, soğuk su, buzlu meyve suları ve dondurma mide sorunlarının şiddetini arttı-
rabilir. Ayrıca yaz aylarında gündüz saatlerinin uzun olması, geç saatlere kadar oturulması,
daha fazla yemek yenmesine ve geç saatte yemek yenmesine neden olabilir.
Beslenme içeriğinin mevsimsel olarak
değişiklik göstermesi, aldığımız gıda-
lardaki alerjenlerin de mevsimlere göre
farklı olmasına neden olur. Gıda alerji-
leri bazı mide ve barsak hastalıklarının
gelişiminde önemli rol oynar. Çölyak
hastalığı, tahıl alerjisi olarak bilinir.
Eozinofilik özofajit ve gastroente-
ritlerde, inek sütü, soya, yumurta,
buğday en sık tetikleyici alerjen
gıdalardır. Alerjik reaksiyonlar yanı
sıra bazı gıdalara aşırı hassasiyet
veya toleranssızlık da söz konusu ola-
bilir. Bu durum gıda intoleransı olarak
bilinir. Fonksiyonel dispepsi ve hassas
barsak sendromu olan hastaların az da
olsa bir kısmında gıda intoleransının
rolü üzerinde durulmaktadır.
B
azı ilaçlar, yemek borusu alt kısmındaki basıncı düşürerek reflüyü arttı-
rabilir. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) ve astım tedavisinde
kullanılan bazı ilaçlar bu gruptandır. Bu hastalıkların kış aylarında alevlenme
göstermesi ve buna bağlı artan ilaç kullanımı kış aylarında reflüde artışa ne-
den olabilir. Romatizmal hastalıklara bağlı şikayetlerin kış aylarında artması
da non-steroid anti-inflamatuvar ilaç kullanımını arttırarak ülser gelişim sık-
lığını arttırabilir.
Klostridyum, salmonella ve E.Coli gibi bakteri-
yel etkenlerin yaz aylarında arttığı iyi bilinmek-
tedir. Protozoal bir enfeksiyon olan kriptospori-
diyoz, ılık, yağmurlu ve nemli havada, bahar ve
yaz aylarında sık görülür. Giardiyazis mevsimsel
özelliği daha az olan bir protozoadır, bazı ülke-
lerde erken sonbahar aylarında artış gösterdiği
saptanmıştır. Mide ve barsak enfeksiyonlarında,
ishal, karın ağrısı, şişkinlik, bulantı, kusma, iş-
tahsızlık, kilo kaybı gibi şikayetler görülebilir.
Bu enfeksiyonlar, fonksiyonel dispepsi ve hassas
barsak sendromunu tetikleyebilir veya şikayet-
lerin artmasına neden olabilir.
Mide ve barsaklar, vücudumuzda ikinci beyin
gibi çalışır. Beyin-barsak ekseni nedeniyle beyin
ile mide ve barsak duvarındaki sinir sistemi ara-
sında sıkı bir etkileşim mevcuttur. Buna bağlı
olarak, GÖRH, fonksiyonel dispepsi, hassas bar-
sak sendromu gibi fonksiyonel sindirim sistemi
hastalıkları ile depresyon, anksiyete bozukluğu,
panik bozukluk gibi psikolojik hastalıkların bir-
likteliği sık görülür. Kişilerin uyku süresi, iştah,
kilo, enerji düzeyi, ruh hali, sosyal aktiviteleri
bu dönemlerde değişime uğrar. Bu değişimlere
bağlı olarak, depresyon, anksiyete bozukluğu,
panik bozukluk gibi psikolojik hastalıklarda artış
görülebilir.
Major depresyon tanılı hastaların da
%30-40’ında fonksiyonel sindirim sistemi
hastalıkları görülmüştür. Mevsim geçişle-
rinde psikolojik hastalıkların artışı, mide
rahatsızlıklarının da artmasını yanında
getirebilir.
Sonuç olarak; mide hastalıklarının
özellikle bahar aylarında artış göster-
diği bilimsel olarak kanıtlanmış bir bil-
gi değildir. Ancak mide hastalıklarının
mevsimsel dalgalanma gösterebilece-
ğine dair veriler ve buna neden olabile-
cek birçok faktör bulunmaktadır. Çok
sayıda, kapsamlı ve nitelikli çalışmalar
bu konudaki bilgilerimizi arttıracak-
tır. Mevcut bilgilerle, bahar aylarında
mide şikayetlerinin arttığını söyleyen
hastalarımıza, hava ve beslenme deği-
şikliklerinin, mevsimsel bazı besinlere
alerji ve intoleransın, ilaçlar, enfeksi-
yonlar ve psikolojik faktörlerin buna
neden olabileceğini söyleyebiliriz .
36
37