Gece terörü aileyi paniğe sokan
zor bir durumdur.
Hastalar sıklıkla endişe içinde
doktora başvurur.
Yatak odasının güvenliğinin sağlanması tedavide ilk basamaktır.
Çocuk kontrolsüz çığlık atmakta, elini kolunu savurmakta ve her
türlü telkine kapalı bir durumda, cevap vermemektedir. Aileye
düşen görev çocuğun kontrolsüz hareketler nedeni ile kendine
zarar vermesini engellemek ve sabırla beklemektir çünkü ataklar
birkaç dakika içinde kendiliğinden sonlanır. Bu süreç geçtikten
sonra çocuk zaten uykuya yeniden dalacaktır, bu nedenle çocuğu
uyandırma gayreti içinde olunmamalıdır. Zaten uyandırılmak is-
tense bile çocuk uyanmayacaktır, uyandırılabilse bile sersem ve
kendinde olmayacaktır.
ÇOCUKLUK ÇAĞINDA UYKU TERÖRÜ
TEDAVİSİ
Ataklar ergenlik dönemine kadar devam ederse psikolojik sebep-
ler mutlaka araştırılmalı ve gerek görülürse psikoterapi plan-
lanmalıdır. Atağın genel olarak görüldüğü saatlerden hemen önce
huzursuzluğun ve otonomik uyanıklığın ilk bulguları esnasında
çocuğun ailesi tarafından uyandırılması da diğer bir tedavi se-
çeneğidir. Adölesan dönemin sonlarında ve yetişkinlerde tedavide
bazı ilaçlar kullanılabilir.
ERGENLİK ÇAĞINDA UYKU TERÖRÜ
TEDAVİSİ
A.
Uyku sırasında aniden başlayan yoğun bir
korku epizodu vardır.
B.
Bu epizot genellikle gecenin ilk üçte birlik bölü-
münde ortaya çıkar.
C.
Epizot sırasında olan olaylar için kısmi ya da tam
bir hafıza kaybı yaşanır.
D.
Polisomnografide ataklar N3 denilen uykuda başlar.
Kalp hızı ataklarda artar.
E.
Diğer tıbbi bozukluklar atakların nedeni değildir.
F.
Bireyde başka uyku bozuklukları da bulunabilir.
Aileler tarafından sık karıştırılan bir diğer durum; korkulu rüyalar ve kabuslardır. Çocuk ko-
layca uykudan uyanır ve kendini güvende hisseder. Kabuslar, gece teröründen daha sık görül-
mektedir ve çocuklar ile erişkinleri benzer şekilde etkiler. Otonomik değişiklikler uyku terörü-
ne göre hafiftir ya da yoktur ve rüyaların içeriği genellikle tüm ayrıntıları ile hatırlanır.
TEŞHİS ve TANI
Uyku terörünün teşhisi ve epilepsiden kesin ayrımının yapılabilmesi için polisomnog-
rafi denilen uyku incelemesi gereklidir. Epilepsi denilen sara nöbetleri mutlaka akla
gelmeli ve ayırıcı tanısı yapılmalıdır. Hastalığın kesin tanısı için mutlaka bir nöroloji
uzmanına başvurulmalıdır.
Uyku terörü nadiren ortaya çıkıyorsa dokto-
ra gidilmeyi ve tedaviyi gerektiren bir durum
değildir. Ancak uyku korkusunu artıran fak-
törlerin giderilmesi yararlı olur. Bunlar, ço-
cuğun okul stresi, doğacak olan kardeşe ait
tedirginliklerinin giderilmesi, aşırı okul veya
sportif yorgunluktan kaçınılması gibi basit
önlemlerdir.
24
25