Sağlık Rehberi

HSV Nedir ?


HSV (herpes simplex virusu) kadinlarda ve erkeklerde uçuklara sebep olan bir virustur ve iki tipi vardir ,HSV1 ve HSV 2 .Genital herpes genital bolgede ucuklarla kendini gosteren bir hastaliktir ve genelde etken HSV 2 virusudur.Kadınlarda klinik enfensiyon daha sık görülür.Amerikada görülme  orani yaklasık % 20 iken ülkemizde % 5 civarındadır.
HSV cinsel iliski sırasinda direk temas ile bulasır ve bulasmaı icin  herhangi bir temas (oral ,vajinal,anal)yeterlidir .Bulasma esnasında lezyonlarin olması sarttir daha once enfekte olmus kisiler aktif hastalık disinda bulastirici degildir ancak Amerikada yakın zamanda yapılan bir calısmada HSV bulastıran kisilerin cogu hastalıgının  farkında degildir yani kişinin kendine dikkat etmesi ve hastalığın  farkına varması cok onemlidir.Genelde kişi virüsü almış olsa bile sessiz seyredebilir; yani hiç bir bulgu ortaya çıkmayabilir .Bu durum HSV bulaşmış kişilerin yaklasık % 20'sinde görülür.Hsv 1 bulasmıs kisilerde HSV 2 gorulme sıklıgı artmaz.
Genital herpeste görülen lezyonlar devamlı kalıcı değildir; yani tedavi ile veya kendiliğinden geçer. Ancak çeşitli zaman dilimlerinde tekrarlama  olasılığı yüksektir.

Bulaşma olduktan bir süre sonra kişinin genital bölgesinde siddetli kaşıntı  ,kızarıklık ve tipik sulu kabarcıklar (vezikul) görülür.

Hastalik üc sekilde  kendini gösterir;
primer; daha önce hsv 1 veya 2 ile karşılaşmamış kişilerde gelişen enfeksiyon 
primer olmayan ilk episode ;HSV 1 den sonra 2 ile gelişen veya HSV 2 den sonra 1 ile gelişen enfeksiyon Rekurren (Tekrarlayan );Hastalığın  iyileştikten sonra reaktive olmasidir.her uc tipte semptomatik veya asemptomatik olabilir.

Virus kapıldıktan sonra hastalıgın ortaya cıkmasi icin gereken sureyaklaşık dört gündür.Hastaların az bir kısmında extragenital komplikasyonlar gelisebilir bunlar genellikle menenjit ve proktit(prostat bezinin iltahabi) seklinde izlenir.
Hastada genital herpes gelistikten sonra mutlaka bunun tekrarlayacagı bilgisi verilmelidir. Uzun sureli enfeksiyon geciren  hastalarda bu  risk daha fazladir.
.Virus vucuda girdikten sonra ganglion adı verilen sinir hucrelerine yerlesir ve burada tekrar reactive olur.Hastalıgın tekrarlamasında bağışıklık sistemi cok onemlidir ve hastalık genellikle immunitenin zayif oldugu zamanlarda ortaya cikar.
Tanıda genellikle fizik muayene yeterlidir ,karakteristik lezyonlar hemen tanınır ancak dogrulanması icin  laboratuar testleri yapılmalıdır .PCR,Tzanc testi, ve serolojik testler en sik kullananlarıdır.

Tedavi klnik enfeksiyonun tipine gore verilir ve antiviral ajanlar kullanılır ancak bilinmelidirki herpes virusunun  kesin bir tedavisi yoktur ve vucuttan tam olarak temizlenemez.Tedavi başladiktan yaklasik 7-10 gun sonra lezyonlar kaybolur.
Hastalik cok sık tekrarlıyorsa hastada bağışıklık  sistemini zayıflatan hastalıklar mutlaka sorgulanmalıdır ve bunların başında AIDS gelir.

Hamilelik sırasında HSV fetüsü etkileyebilir ve anomalilere neden olabilir. HSV ile enfekte anne, özellikle annede doğum esnasında aktif lezyonlar varsa vajinal doğum esnasında yenidoğana bulaştırabilir.  Ancak, HSV enfeksiyonlu yeni doğanların  %60-80’inin annelerinde HSV enfeksiyonu belirtisi yoktur veya geçmişinde genital HSV  enfeksiyon hikayesi bulunmamaktadır. 

•         HSV-1 veya HSV-2 ile enfekte hamile kadınlarda bazen genital herpes infeksiyonu düşük yapmaya veya prematür (erken doğum) doğuma neden olabilir. Herpes infeksiyonu anneden bebeğine geçebilir ve potansiyel olarak ölümcül bir enfeksiyonla (neonatal herpes) sonuçlanabilir.  Bu nedenle kadınların gebelikte herpesten korunmaları çok önemlidir. Hamilelikte anneden bebeğe plasenta yolu ile geçiş yok denecek kadar azdır. Asıl geçiş normal doğum sırasında annenin vaginasındaki herpez lezyonlarından virüsün bebeğe bulaşması ile olur. Doğum sırasında bulaşma ihtimali % 40 ‘tır ve bulaşan bu virüsler her iki yeni doğandan birinde sistemik yaygın enfeksiyonlara sebep olurlar. Hamilelere ağızdan asiklovir tedavisi eğer enfeksiyonlar çok ciddi değilse önerilmez. Primer enfeksiyonda normal dogum onerilmez ancak tekrarlayan enfeksiyonlarda durum biraz daha farklıdır sezeryan rutin olarak onerilmez, Bu durumda hastanin ve doktorun fikir  aliş verisinde bulunup dogum sekline karar vermesi daha uygundur.
     
Hastaliktan korunmada ilk sirada guvenli cinsel iliski gelir ve mutlaka kondom kullanılmalıdır. Çiftlerin bir birine acık olmasi cok onemlidir aktif hastalık sırasında kesinlikle iliskiye girimemelidir.

Hastalığın tekrarlama sıklığını azaltmak için ilk yapılması gereken bağışıklık sistemini guçlendirmektir, aşırı alkol tüketimi ve duygusal stres bozukluğuda hastalığı tetikleyebilir ve bu nedenle duzenli bir yaşam , spor ve sağlıklı beslenme önerilmektedir.