Önlenebilir ölüm nedenleri içinde en önemlisi kabul edilen tütün, kullanıcıların yaklaşık yarısını öldürmektedir. Dünya genelinde bir milyardan fazla insan halen tütün ürünleri kullanmaktadır. Tütün, en sık görülen sekiz ölüm nedeninden altısı için başlıca risk faktörüdür. En yaygın şekilde kullanılan tütün ürünü sigaradır. Sigara, kullanım oranlarının bu şekilde devam etmesi durumunda 2030 yılında 8 milyondan fazla kişinin ölümüne yol açacaktır.
Tütünü diğer bitkilerden ayıran en önemli özelliği yapraklarında bulunan nikotindir. Sigara dumanındaki hoşa giden fizyolojik etkilerden ve bağımlılık oluşumundan sorumlu temel ajan nikotindir. Son yıllarda yapılan çalışmalarda nikotinin en güçlü bağımlılık yapıcı ajanlardan biri olduğu görülmüştür. Nikotin yasal kullanımı olan ve kolay bulunabilen bir madde olması nedeniyle bağımlılığı, özellikle çocuklarda, çevreden kolayca etkilenir.
Çevresel tütün dumanı, aktif olarak sigara içilmesi sırasında ortama yayılan dumandır. Pasif içicilik ise kendi sigara içmediği halde çevresel tütün dumanına maruz kalınmasıdır. Çevresel tütün dumanı sigara içmeyenler için önemli bir sağlık tehlikesidir ve güvenli bir maruziyet seviyesi yoktur. Çalışmalardan elde edilen kanıtlar pasif içiciliğin ölümle sonuçlanabilen hastalıklara yol açtığını ve var olan sağlık problemlerini kötüleştirdiğini göstermektedir.
Sigara dumanı dünya genelinde ki en önemli ev içi hava kirliliği nedenidir. Tütünün yanması ile yanma bölgesinden çevreye yayılan yan akım ve sigara içen kişi tarafından solunan ana akım olmak üzere iki tip duman oluşur. Çevresel sigara dumanının %85’i yan akım sigara dumanından oluşur. Ana akım sigara dumanında bulunan partiküler maddeler (katran,nikotin vs.) filtre tarafından süzüldüğü için yan akım sigara dumanında ki partiküler madde konsantrasyonu daha yüksektir. Bu nedenle daha toksik olan yan akım dumanının kanserojenik etkisi 2-6 kat, inflamasyona neden olma etkisi ise 4 kat daha fazladır.
Sigara dumanına maruziyetin çocuklar ve anne karnındaki bebekler üzerine olan zararlı etkileri çok iyi bilinmekle beraber ülkemizde çocukların %75’inin bulunduğu ortamda sigara içilmektedir. Çocukların sürekli sigara içilen ortamda yaşamak zorunda kalmaları, sağlık durumlarını ve gelecekteki yaşamlarını olumsuz yönde etkiler. Özellikle yaşamlarının ilk birkaç yılı, ev gibi kapalı ortamlarda geçen çocuklar istemsiz olarak ev ortamı kirliliğinin etkisinde kalırlar.
Sigara içme alışkanlığı olan veya dumana maruz kalan anne adaylarında plesanta ve fetüsün gelişimi etkilenerek yaşam boyu sürecek bozukluklar ortaya çıkmakta, akciğer ve beyin gelişimi etkilenmektedir. Doğum sonrası olan çevresel tütün dumanı maruziyeti ise daha akut sağlık problemlerine neden olarak ani bebek ölümü sendromu riskini iki katına çıkarmakta, alt solunum yolu enfeksiyonlarının sıklığı ve şiddetini ise artırmaktadır. Ayrıca bu çocuklarda ileri yaşlarda astım,orta kulak iltihabı ve meningokok hastalıkları daha sık saptanmaktadır.
Erişkinlerde de durum farklı değildir. Pasif içiciliğin kısa süreli etkileri göz, burun ve boğazda irritasyon, akut bronşit ve pnömoni ile ilişkilendirilirken, uzun süreli etkileri ise kanser, kalp damar hastalıkları, kronik bronşit ve amfizem gibi kronik hastalıklar ile ilişkilendirilmektedir. Yapılan çalışmalarda sigara dumanına maruziyet ile ortaya çıktığı kesin olarak kanıtlanmış durumlar; akciğer kanseri, koroner kalp hastalığı, astım atakları, kalp hastalığı semptomlarının başlaması, mevcut bronşit semptomlarının kötüleşmesi, nefes darlığı, hava yolu irritasyonu, öksürük, mide bulantısı, baş ağrısı ve göz irritasyonu olarak sıralanabilir.
Kullananlara ve dumanına maruz kalanlara zarar verdiği kesin olarak bilinen sigaranın hala yasal olarak satılabilen tek ürün olması, sorunun temelini oluşturmaktadır.