Çocuk tuvalete idrarını ya da kakasını yaptığında mutlaka sözel
olarak veya belirlediğiniz hediye ile ödüllendirin. Altına kaçırdığında
veya tuvaletini yere damlattığında sakın kızmayın ya da ceza ver-
meyin, nötr tavır takının. Tuvalet eğitimine, sifon çekme, el yıkama
davranışlarını da dahil edin ve ilk başlarda ona yardımcı olun.
Gündüz tuvalet alışkanlığı yeterince kazanıldıktan sonra, gece
eğitimine başlanabilir. Yatmadan evvel sıvı verilmemelidir. Çocuk
1-2 saatte bir tuvalete götürülür, bu sırada çocuğun kas kontrolünü
kazanması açısından uyanık ve bilinçli olması gerekmektedir. Gece
eğitiminde tuvalete götürme sıklığı, tuvalet ihtiyacının zaman ara-
lıkları anlaşıldıktan sonra azalacaktır. Gece altına kaçırma ihtimaline
hazırlıklı olunmalı, gerekirse yatağa koruyucu naylon geçirilmelidir.
Tuvalet Eğitimi Ne Kadar Sürer?
Tuvalet eğitiminin 3-6 ay arasında etkili bir şekilde sonuç vermeye
başlaması mümkün ancak gece ıslatmaları devam edebilir. Gündüz tu-
valet kullanma alışkanlığı kazansa da, gece ıslatmalarının 5-6 yaşına
kadar devam ettiği görülür. Genellikle altı yaşından sonra, çocuğun
hem gündüz hem gece kuru kalması ve tuvalet alışkanlığı kazanmış
olması beklenir. Çocukta tuvalete gitme konusunda direnç gözlemle-
niyor, hele de çocuğun korku duyduğu görülüyorsa, bir süreliğine eği-
time ara verilmesi uygundur. Böyle bir direnç yok ama eğitime karşı
olumsuz tavır sergiliyorsa anne-baba belli bir süre içinde öğretmek
yerine, çocuğa destek olmalı ve sabır göstermelidir.
Normal gelişimine rağmen dört yaş ve sonrasında verilmeye başlanan
tuvalet eğitiminde geç kalınmış sayılabilir. Klinik kabızlık, idrarını
tutma gibi medikal problemler ortaya çıkabileceği gibi bunlar yetişkin
döneminde uzun süreli sorunlar halini alabilir. Tuvalet eğitiminde
baskı uygulanması, kötü şartlara izin vermek (çocuğun kendini
pisletmesi konusunda ailenin ilgisiz tutumu), çok katı ve
baskıcı tutum sergilenmesi, çocuk istismarı sayılabile-
ceği gibi, yetişkin döneminde mükemmeliyetçilik, her
işi eksiksiz yapma, aşırı titizlik gibi eğilimlere ihtimal
verebilir.
Her ne kadar çocuk gelişiminde belli dönemlere
ait belli özellikler ve beklentiler olsa da, yine de her
çocuğun bireysel gelişimi farklılık gösterebilir. Bu nedenle
çocuklarımız kendi içlerinde değerlendirilmeli, asla yaşıtla-
rıyla ve hatta kardeşleriyle kıyaslanmamalıdır. Her ne kadar
yaşça küçük olursa olsunlar onların da birer birey olduğunu,
özgüvenlerinin rencide edilmemesi gerektiğini ve kendileri-
ne olan güveninizi göstererek gururlandırmayı unutmayın.
17