AMNiYOSENTEZ
HAKKINDA
MERAK
EDiLENLER
GEBELiK KAYBI
VAJiNAL YOLDAN
SU GELMESi
Amniyosenteze bağlı gebelik kayıp
oranı %0,5 (1/200) olarak bilinse
de, işlemin sık olarak uygulandığı
merkezlerde bu oran daha düşük-
tür. Gebelik kayıp riskini etkileyen
en önemli husus, amniyosentezi
yapan doktorun bu konudaki bilgi-
si, tecrübesidir. Gebelik kaybının
en sık nedeni, gebelik kesesinde
açılan delikten kese içindeki sı-
vının sızarak boşalmasıdır. Ayrıca
işlem sırasında bakterilerin rahim
içindeki dokulara ulaşmasıyla geli-
şen enfeksiyonlar veya kanamalar
da nadiren düşük nedeni olabilir.
Amniyosentez yapılmayan gebe-
lerde de çeşitli nedenlerle düşük
olabileceği akılda tutulmalıdır.
Nadirdir, %1-2 oranında gelişir.
Bunun nedeni amniyon ve kor-
yon zarlarından iğne geçişi olup,
zarların kendiliğinden iyileşmesi
ile su gelişi çoğu zaman durur ve
sıklıkla gebelik sorunsuz devam
eder. Ancak, bu durumdaki ge-
belerin %10 unda düşük gelişe-
bilir. Çok seyrek olarak bebek
suyu az ya da susuz bir ortam-
da gelişimini sürdürmek zorunda
kalabilir. Bebeğin akciğerleri bu
durumdan zarar görebilir.
Kısa süreli ağrı normaldir. Rahat-
sız edici ağrı çok nadirdir ve hasta
doktoruna haber vermelidir. Ağrı
bazen enfeksiyon belirtisi de ola-
bilir.
G
ebelik takip süresince, gebelere fetal kromozomal anomalilere yönelik olarak öncelikle tara-
ma testleri (ikili, üçlü, dörtlü testler ve günümüzde anne kanında serbest fetal DNA testi) öne-
rilse de, bu testlerin kromozomal bozuklukları yakalama oranları %100 değildir. Bu yüzden tüm
gebelere bir tanı testi olan amniyosentez hakkında bilgilendirme yapılmalıdır. Tam anlamıyla
doğru bilgilendirme yapılmaması nedeniyle, gebelerin çoğunun düşündüğünün aksine, anne
karnında serbest fetal DNA bir tanı testi değildir. Bu test, oldukça yüksek hastalık yakalama
oranı olan kromozomal anomali tarama testidir ve amniyosentez alternatifi olarak kullanılma-
malıdır.
Amniyosentez, fetal hastalıkların tanısında oldukça önemli bir işlemdir. Amniyosentez bu konu-
da bilgili ve tecrübeli doktorlar tarafından yapıldığında, korkulmaması gereken, komplikasyon
oranı düşük, kesin tanı koyma olanağı sağlayan güvenli bir işlemdir. Bilgi kirliliği nedeniyle top-
lumdaki amniyosenteze karşı olan önyargı doğru değildir. Tüm gebeler, amniyosentezin gerekli
olduğu hallerde, bu işlemi korkmadan yaptırmalıdırlar.
Başkent Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı, Perinatoloji Bilim Dalın-
da yüksek riskli gebelikler takip edilmektedir. Amniyosentez ve diğer girişimsel işlemler
sıklıkla uygulanmaktadır ve kliniğimizdeki komplikasyon oranı son derece düşüktür.
KANAMA
iGNENiN BEBEGE
DEGMESi ve
ZARAR VERMESi
ENFEKSiYON
Çok nadir görülür ancak ciddi
bir durumdur.Gebeliğin sonlan-
dırılması gerekir. Karın ağrısı,
üşüme, titreme ve ateş gibi be-
lirtiler varlığında acilen doktora
başvurulmalıdır.
Çok nadirdir ve genellikle
kendiliğinden durur.
Amniyosentez, günümüz-
de ultrasonografi eşliğin-
de yapıldığı için bu olası-
lık çok azdır yine de işlem
yapılırken özellikle bebe-
ğin baş ve gövdesinden
uzak bir alandan iğne gi-
rişi tercih edilmelidir.
ANNE ÖLÜMÜ
ANNENiN
KARIN DUVARINDA
KAN PIHTISI
PLASENTANIN
KARIN DUVARINDAN
AYRILMASI
Anne Rh-, bebek Rh+ ise am
-
niyosentez sırasında bebeğin kan
hücreleri anneye geçerek anti
-
kor oluşmasına neden olabilir.
Dolayısıyla annenin Rh-, babanın
Rh+ olduğu durumlarda bebe
-
ğin Rh+ olma olasılığı göz önü
-
ne alınarak, etkilenmeyi önlemek
amacıyla amniyosentezden sonra
gebeye Anti D uygulanır.
Çok nadirdir. Özellikle plasenta
-
nın kenarından geçildiği durum
-
larda olabilir.
Çok nadirdir. Özellikle plasen-
tanın kenarından geçildiği du-
rumlarda olabilir.
Nadirdir ve çoğu kez ken-
diliğinden geçer.
Anne viral hastalık taşıyıcısı
ise veya viral yük artmış ise
nadiren hastalığın bebeğe
geçişi söz konusu olabilir.
KAN UYUSMAZLIGI
ANNE ViRAL
HASTALIK TASIYICISI
iSE BEBEGE
GEÇME RiSKi
8
9